12 Ekim 2008 Pazar

Eğitimde Materyalin Önemi

Bilindiği gibi Türk milli eğitimi 2005-2006 eğitim-öğretim döneminden itibaren eğitimde davranışçı yaklaşımı terk etmiş ve yerine yapısalcı yaklaşımı benimsemiştir. Bu bağlamda kademeli olarak değişimler yaşanmış ve günümüzdeki şeklini almıştır.
Davranışçı yaklaşım öğretmeni merkeze aldığı gibi öğrenciyi de ezbere itmekteydi. Eğitimin tanımını yaparken: "Davranışta meydana getirilen kalıcı izli değişiklik." ifadesini kullanırız. Oysa davranışçı yaklaşımda, kalıcı izli değişiklikler hedeflenen düzeyde gerçekleşmiyordu. Sebebi ise davranışçı yaklaşımın öğrenciyi ezbere itmesiydi.
Eğitimimizde kullanmaya başladığımız yapısalcı yaklaşımsa, öğretmene rehberlik ve koordinatörlük görevi verirken, öğrenciyi eğitimin merkezine çekmektedir. Bu yaklaşımda hedef, öğrencinin bilgiyi yapılandırmasını sağlamaktır. Yaparak- yaşayarak öğrenen çocuk, neden-niçin sorgulamasını kendi muhayyilesinde oluşturduğu için ulaştığı bilgiyi uzun süreli belleğine daha rahat atabilmekte ve kalıcı izli değişimi hayatına yansıtabilmektedir. Bu da eğitimin hedeflenen düzeye ulaşmasını sağlamaktadır.
Bu sebeple öğrenciyi derse çekebilecek, ona konuyla ilgili uygulama yapma imkânı sağlayabilecek eğitim materyallerine olan ihtiyaç ciddi anlamda ortaya çıkmıştır.
Bizler de Genç Eğitimciler Topluluğu olarak, "Genç Eğitimciler Her Yerde" isimli projemizi hazırlayıp maddi imkansızlıklar içinde bulunan köy okullarımızın eğitim materyali ihtiyaçlarına bir nebze katkı sağlamayı hedef edindik.

Hiç yorum yok: